Fanon, siyah derililerin (sömürge topluluğun) düşmanına benzeme çabasını, “Siyah Deri Beyaz Maske” olarak betimlemiş, yazdığı kitaba da bu adı vermiştir. Kitabın kısa özeti şudur: “Beyaz’a benzemek, onun gibi olmak istiyor siyah insan. Bir tek yol, bir tek kader var siyah insanın önünde: Beyaz olmak.
Siyah insan, uzunca zamandan beri Beyaz’ın tartışılmaz üstünlüğünü kabul etmiş durumda; böyle olduğu için de bütün gayretiyle beyaz insanın değerler örgüsüyle yoğrulmuş bir varoluş hamlesi gerçekleştirmek eğiliminde. Biri kalkıp da bana siyah adamın en az beyaz adam kadar zeki olduğunu ispata çalıştığı zaman ona derim ki, zekâ kimseyi kurtarmamıştır şimdiye kadar.
Evet, böyle derim; çünkü zekâya ve felsefeye insanların eşitliğini ispat etmek için başvurulacaksa eğer, onlara insanların imhasını meşrulaştırıcı silahlar olarak da sık sık başvurulduğu unutulmamalı asla. Şu kendini yok etmeye çalışan dünyada tek görevim, Siyah gerçeği vazetmek mi olacak? Hayır!”
Fanon, bu kitabında esas olarak siyah insanın Beyaz’a öykünme eylemini tartışır ama “hasarlı bilincin” izdüşümüne hayatın bütün alanlarında, örneğin kadınlarda, Kürtlerde, eşcinsellerde, yoksullarda buna rastlamak mümkündür.
Sözü daha fazla dağıtmadan asıl konuşmak istediğim konuya geleyim. Konu: Kitaba da adını veren betimlemedir. Fanon, kitapta anlattığı durumu, “Siyah Deri Beyaz Maske” olarak ifade etmiş. Ben bunun doğru bir ifade biçimi, betimleme olmadığını düşünüyorum. Zira deri rengi, ulusal aidiyet, cinsiyet aidiyeti ve benzeri hâller üzerinden bölünmenin, düşmanlık yapmanın ve taraf olmanın biyolojik değil, ideolojik olduğunu düşünüyorum. Bu tür çatışmalarda esas olan biyolojik değil, ideolojiktir. Yani Beyaz’lar Siyah’lara deri renginden dolayı düşman olmadı. Beyaz’lar, Siyah kıtayı köleleştirmeye, sömürgeleştirmeye karar verdiklerinde bunu deri rengi üzerinden ifade ettiler hepsi bu. Zaten ırkçılığın bir ideoloji olarak inşa nedeni de budur. Irkçı ideolojiye göre Beyaz, efendi olmak için, Siyah ise köle olmak için yaratılmıştı.
Fanon’un Siyah / Beyaz tanımlamasını genelleştirecek olursak, burada “Siyah” ezileni, “Beyaz” ise egemen olanı ifade eder. Mesela Afrikalı yoksul Siyah, Afrikalı zengin ise, deri rengi Siyah olsa da, Beyaz’dır.
Erkek cinsi Beyaz, kadınlar Siyah’tır. Türklük ve onunla kader birliği yapan “Kürtler” dâhil herkes Beyaz, Kürtlerin bağımsızlığından yana olan Kürtler ve onlarla kader birliği edenler Siyah’tır. Bundan dolayıdır ki bu durumun “Siyah Deri Beyaz Maske” olarak değil, “Siyah Maske Beyaz Deri” olarak ifade edilmesi gerekir. Çünkü kişinin ya da topluluğun efendisine öykünmesi hadisesi biçime (biyolojik durumuna) değil, öze ilişkindir. Öz ise, yol açtığı sonuçlar bakımından insanın eylemine neden olan çıkarları ve bu çıkarların eyleme dönüşmüş hâlidir. Esas olan da bilinci, eylemi ve taraf olmayı belirleyen de budur.
