Yıl 1917, henüz Ekim Devrimi yapılmamıştı, devrim de karşı devrim de olasılık dahilindedir. Rusya’nın St. Petersburg kentinde kadın işçilerin direnişi başlar. Talep edilen devrim değil, eşitlikti, erkekler kadar köle ve efendi olmaktı.
Kadınların eşitlik mücadelesi kısa sürede Ekim Devrimi’ne yol açan yangına yol açacaktı. Bunu ne devrimin liderliğini yapan Bolşevikler ne de mücadele eden kadın işçiler öngörememişlerdi.
Doğanın iç döngüsünde ve toplumsal olaylar da diyalektik tam da böyle işler; şairin dediği gibi: “… kimi zaman bir tek balık yaratır çırpıntısını bir okyanusun.”
Kıssadan hisse
Rojhilatlı kadınların öncülüğünde başlayan, İran’a, ardından da ve dünyaya yayılan mücadele, okayanusta tsunami için yeterli değildir ama okyanusun çırpıntısıdır, tsunamiyi tetikleyebilir.
Tsunami (Bağımsızlık), Rojhilatlı ulusal güçlerin topyekûn mücadeleye katılmalarıyla mümkündür.
Keza İranlı kadınların mücadelesi de Molla rejiminin yıkımı için yeterli değildir, başta işçi sınıfı olmak üzere rejim ile suç ve çıkar ortaklığı olmayan bütün güçlerin mücadeleye katılmaları şarttır.
Hiçbir rejim, devlet ya da sömürgecilik yalnızca kadınların ve onların yanında mücadele eden bir avuç erkeğin mücadelesiyle yıkılamaz.
